Özçelik'ten Akyol'a yanıt
MHP İl Başkanı Ercüment Özçelik, CHP İl Başkanı İsmail Cem Akyol'un, belediyede bulunduğu döneme yönelik ithamlarına yanıt verdi.
MHP İl Başkanı Ercüment Özçelik, CHP İl Başkanı İsmail Cem Akyol’un, belediyede bulunduğu döneme yönelik ithamlarına yanıt verdi.
Akyol, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, Özçelik’e belediyede bulunduğu döneme ilişkin ağır ithamlarda bulunmuştu.
Özçelik’ten Akyol’un ithamlarına yanıt bugün geldi. Özçelik, Akyol’un sorularını tek tek yanıtladı.
Açıklamanın ardından Akyol’dan nasıl yanıt geleceği bekleniyor.
Özçelik’in açıklaması şöyle: “29 Mart 2009 Mahalli idareler seçimleri neticesinde Bartın halkının takdir ve teveccühleri ile seçilmiş Belediye Başkanımız, belediyede mevcut çalışan müdürlerimiz ve meclis üyelerimiz ile birlikte yapmış olduğumuz toplantıda dün gibi hatırlamaktayım ki; gündemin ilk konusu olan bütçe hesabı yapıldı ve 30 Milyon TL Kadar bütçemizin karşısında 60 milyon TL halihazırda borç olduğu, belediye personelinin ikramiyelerinin durdurulduğunu, güvenliklerin 4 ay süre boyunca maaş alamadıklarını, esnafa da harici olan borçları önümüze serdiler. Belediyenin taşınır ve taşınmaz mallarının nelerden ibaret olduğunu sormamız üzerine, mevcut yeni Belediye Ana Binası, eski Belediye Binası, rehabilite edilmesi elzem olan Belediye Sosyal Tesis Binası, Kavaklı İtfaiye Binası, Kırtepe'de 4 katlı bir bina, Gazhane'de faaliyet gösteren metruk vaziyetteki garajımız, araç parkımız, Belediye Garajı, Öğretmenevinin olduğu bölgede Belediyeye ait yine metruk prefabrik bir bina ve serası, Fen işleri ve Su işlerinin sanayii sitesinde faaliyet gösterdikleri bir bina ve araç ve makine parkı ve 30 civarında taksi, kamyonet, iş makineleri gibi taşınır mallar ile Bartın halkına hizmet ediliyor olduğunu öğrendik.
“Eksiklikleri giderme gayretinde olduk”
Şehrimizin ve yapılması gerekenler olarak; 365 günün 100 günü arızalar yüzünden kesilen, halka yetmeyen, kış aylarında yağmur ve karda bulanık akan kullanım suyumuzun, 3 günde bir iki-üç saat akan içme suyumuzun, şehrimizin ortasından geçen ırmağımıza her gün akan 12.000 Ton kanalizasyonun, halkımızın kullanımına uygun yürüyüş yollarının, parkların, spor tesislerinin, piknik alanlarının, yaşam merkezlerinin, çocuk oyun alanlarının, spor ve kondisyon aletlerinin, Kentin müzelerinin, cenaze hizmetlerinin, Kente yakışır bir itfaiye binasının ve itfaiye araçlarının, Belediye çalışanlarının sağlıklı ortamlarda hizmet edebilmeleri için yeni destek hizmetleri binasının, Kültür Şehri Bartınımıza yakışır yeni bir Kültür Merkezi ve Kent Belleği binasının, halkımızın her türlü etkinlik, organizasyon, düğün, kongre vesaire tüm faaliyetlerini icra edebileceği çok amaçlı salonlarının, park ve bahçeler binasının, su ve kanalizasyon hizmet binasının, ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını giderebilmek adına "Veren elin alan el ile buluştuğu" sosyal hizmet merkezinin, kentimizin büyümesi ve gelişmesi için ihtiyaç haline gelmiş yeni bir imar planının, halihazırda hisseli parsel olan ve üzerinde çok sayıda yapı olan alanların müstakil parsel haline gelerek tapu kayıtlarının verilmesi akabinde vatandaşların kendi evlerine "Benim evim" diyebilmesinin, şehrin bir çok bölgesine trafik kazalarının önlenmesi adına elzem olan üst geçitlerin, Bartın'ımızın göz bebeği İnkum tatil beldemizde hiç olmayan kanalizasyon alt yapısının ve daha sayamadığımız bir çok eksiğin ve ihtiyacın tespitini, tahlilini yaparak, bütçemizin el verdiği ölçüde bu ve daha fazlası eksikleri gidermenin gayretinde bulunduk.
Bütçe artırıldı
Belirtilen bu eksiklerin giderilebilmesi adına vermiş olduğumuz hizmetlerin pek tabii Belediye'mizin öz bütçesi ile karşılanacağı da akıllardan çıkmamalıdır. Öz bütçemizin arttırılması adına Bartın Limanı'ndaki 1.000.000,00 TON tahmil ve tahliyenin, yapılacak rehabilite çalışmaları ile yaklaşık 2 kat oranında arttırılarak bütçemize ek gelir sağlanmasını da ayrıca icra ve ifa ettik.
“Yedi kişi çalıştırdığım iş yerimi kapattım”
O dönem yola beraber çıktığımız arkadaşlarım ile birlikte, belediye başkanımızın başkanlığında, çalışmaya ve üretmeye başladık. Şahsım olarak altı yıl boyunca belediye başkanımız ile beraber saat mefhumu gözetmeksizin, hafta tatili demeksizin, hiçbir maddi-manevi beklenti gütmeksizin, gerektiğinde şahsi işlerimizi ikinci plana iterek, gönüllülük esasına dayalı olarak çalıştım. Belediye hizmetlerinin yoğunlaşması ve Kentimizin artan ihtiyaçları nedeniyle Belediye Başkanımızın şahsıma yönelik olarak "Sana ihtiyacım var" demesi üzerine, yanımda yedi kişi çalıştırdığım iş yerimi kapatarak 2014 senesinde belediyenin taşeron şirketi bünyesinde personel olarak çalışmaya başladım. Belediye'nin Taşeron şirketinde işe başladığım tarih itibari ile itham ettiğiniz gibi Milliyetçi Hareket Partisi'nin Bartın il başkanlığı sıfatını haiz değildim. İlerleyen süreçte Genel Merkezimizin emri ve siyasi erklerimizin teşviki ile İl Başkanlığı görevime başladım.
“Meclis kararı ile atandım”
2018 yılına kadar Belediyenin taşeron şirketlerinde personel olarak faaliyetler gösterdim. 2018 yılında ilgili kanun gereği taşeronların kaldırılması ve her belediyenin personelini istihdam etmesi adına tamamı Belediyeye ait olan tüzel kişiliği haiz ve 200 BİN TL sermaye ile kurulan Bartın Gıda şirketinin yöneticilik pozisyonuna bir Belediye personeli ile birlikte Meclis kararı ile atandım. İşbu şirketin tüm prosedür düzenlemelerini icra etmesi için bahsettiğim Belediye personeli görevlendirildi, şahsım ise yine işbu şirketin tüm çalışanlarının çalışma şart ve koşullarının takibi ile görevlendirilmesi suretiyle iş bölümümüz gerçekleştirildi.
Hizmetlerimiz ortada
31 Mart 2024 mahalli idareler seçimi ile bahse konu şirket yöneticiliği görevimden kendi isteğim ile ayrıldım. Yukarıda belirttiğim gibi yalnızca İKİYÜZBİN TL sermaye ile başladığımız şirket yöneticiliği görevimde istifa ettiğim tarihe kadar; 28 adet taksi, kamyonet, iş makineleri, çöp kamyonları ve benzeri araçları (güncel değerleri yaklaşık 80 milyon TL olan araçlar) belediye hizmet araçlarını satın aldık. Bu satın alımları da hiçbir ek bütçe talep etmeksizin kanun gereği şirketimizin gelirleri içerisinden yalnızca yüzde 2 kar payı ile gerçekleştirdik. Yukarıda belirttiğim iş ve işlemler yalnızca bu cevabi yazıya sığdırabildiklerimdir. Vermiş olduğumuz hizmetin detaylı izahatını yapmak işbu yazı ile mümkün değildir. Ancak tüm bu hizmetlerimiz, çalışma sürem boyunca aleniyet ilkesini benimsediğimizden dolayı Bartın halkı tarafından gayet iyi de bilinmektedir.
Tarafıma yöneltmiş olduğunuz sorular üzerine;
İnkum Piknik alanında yaklaşık 14 yıl kadar önce, iki sezon olmak üzere oğlum yalnızca çay ve su satılan bir büfeyi, muhitteki diğer esnaflar gibi Bartın Belediyesi'ne işgaliye bedelini ödeyerek işletmiştir.
Kanalizasyon alt yapısı olmayan İnkum Beldemizin AB projesi kapsamında, yalnızca 8 ay kadar kısa bir zaman dilimi içerisinde, tüm belediye çalışanlarımız ile yapmış olduğumuz seferberlik neticesinde İnkum Beldemizdeki tüm kullanım su hatlarımız, abonelikler dahil olmak üzere kanalizasyon alt yapımız, kanalizasyon isale hattı, paket arıtma tesisi ve 1430 metre derin deniz deşarjı, yürüyüş yolu, bisiklet yolu, sağlıksız vaziyette olan çöp konteynerlerinin yer altına alınması, modern aydınlatma, plaj tarafındaki büfelerin modernize edilmesi, Hacettepe Üniversitesi ile istişareler neticesinde 500 Araçlık otoparkın kazandırılması, deniz ekipmanları satışı gerçekleştiren atıl durumdaki büfelerin yıkılarak yalnızca yol cephesi boyunca kaliteli hale getirilmesi, kontrolsüz vaziyette akan duşların güneş enerjisi sistemi ile çalışan teknolojinin kazandırılıp 1 TL ücret karşılığı kontrollü hale getirilmesi işlemlerini gerçekleştirdik. Mahallelerdeki biten alt yapı çalışmalarının akabinde üst yapı çalışmaları kapsamında da mahalle yollarımızı modern karo taşlar, ana yolumuzu da sıcak asfalt ile tekrardan inşa ederek İnkumu beldemizi turizme her açıdan elverişli hale getirdik.
“Çirkin sözleri kesinlikle kabul etmiyorum”
Belediyemizin ilgili personelinin yoğun mesai yaptığı esnalarda işbu duşmatiklerin arıza ve kontrolleri tarafımca yapılıyordu. Çok basit bir arızanın giderilmesi için servis elemanı ve mutemet veya zabıtanın gelmesi gerekiyordu. Cihazı arıza için açtığınızda paralarda aynı haznede duruyor içinde 100 jeton veya 100 TL olsa da bunun sıkıntılı bir iş olduğunu istişare ettik basit bir arıza için ekibi ve bir aracı İnkumu’nda tutmak imkansızdı ve bende bu sorunu çözmek için başkanın bilgisi dahilinde belediye atölyesin deki arkadaşlarla bir çalışma yaparak kasa sisteminde değişiklik yaptık. Bir alt hazne oluşturduk. Parayı atınca ikinci kumbaraya düşüyor servis elemanı gelince müdahalesinde parayla muhatap olmuyordu. Hem çalışan zan altında kalmıyor hem de fazla personelle sürekli arızada ekibi oyalamıyor haline getirdik. Hatta bir ötesi taşınabilir kumbara sistemine çevirdik. Boş kumbarayı cihaza takıyor doluyu alıyorduk. Paranın gözükmediği bu sistemde belediyede ki ilgili arkadaş kendi anahtarı ile kumbarayı açabiliyor, anahtar sadece tahsilat biriminde duruyor güvenli ve güvenilir bir yapıyı oluşturmuş olduk. Bu çalışmaları yaparken hep göz önünde olduğu ve olduğum için kem gözlerin çirkin yorum ve muhatabı olmak durumunda kaldım önemli olan sonuçtu onlarca benzeri çalışma ile kazanımlarımızın yanına bir yenisini daha kazandırmanın mutluluğunu yaşadım. Konu ile ilgili şahsıma yönelik çirkin sözleri kesinlikle kabul etmiyorum. Bunca fedakarlıkları yapmış biri olarak, şahsımın da 1 TL ve 100 TL gibi komik paralar ile itibarsızlaştırılmama yönelik iftiralarınızdan dolayı da sizleri Allah'a havale ediyorum.
“Yardımları ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık”
Vazifem gereği; ilgilenmiş olduğum sosyal hizmet merkezi kapsamında ihtiyaç sahiplerine kanun gereği dönem dönem yapmış olduğumuz yardım kampanyaları ile gıda, eşya, kıyafet, sıcak yemek, hasta yatakları, evde bakım hizmetleri, ev temizlikleri, camii temizlikleri, kişisel bakımları, odun yardımları gibi faaliyetlerinin yürütülmesinde "Komşusu aç yatarken tok yatan bizden değildir" düsturu ile şehrimizin ihtiyaç sahiplerinden yüzlerce kişiye yakından temas ettik. Bu bağlamda da bahsettiğiniz gıda maddelerinin gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasına vesile olduğumdan dolayı kalbim ve gönlüm oldukça ferah olup, "Hayır işlerinde birbiriniz ile yarışınız" emri gereğince sizlerden daha fazlasını da ayrıca beklemekteyim.
“Hiçbir yakınımı, tanıdığımı işe aldırmadım”
Bartın Belediyesi'ne temasta ve hizmette bulunduğum 15 yıllık zaman diliminde hiçbir yakınımı ve tanıdığımı, aile dostumu, uzak-yakın tüm akrabalarımı işe yerleşmeleri konusunda hiçbir talebim ve girişimim olmadı. Belediye'de o zamanlar 3 yıl halen 6 yıldır çalışan olan kızımı oğlum ile ilerleyen süreçte kurmuş oldukları gönül ilişkisi hasebiyle de gelin olarak aldım. Bu ifadelerim kapsamında vicdanımın da tüm hususlarda olduğu gibi bu sorunuz kapsamında da oldukça rahat olduğunu ayrıca bildirmekteyim.
“Başımız dik, alnımız ak”
Belediye Şirketi bünyesinde çalışmaya başladım Kanun gereği şirket bünyesinde çalışanlar maaş yöneticiler huzur hakkı adı altında belirlenen tutarda maaşını alıyor. Yalı Yaşam Merkezi 23 Bağımsız bölümden oluşmaktadır. Bunlardan 8 adeti Bartın Belediyesine aittir. Belediye Başkanı tarafından bina ile ilgilenmek üzere görevlendirildim. Kat malikleri toplantısında da belediyemiz haricindeki bağımsız bölüm kat maliklerinin seçimi sonucunda bina yöneticisi oldum. Her bina yönetiminde mevcut olduğu gibi cüz'i miktar aidat ile binadaki yöneticilik faaliyetlerimizi yürüttük. Şehrimizde gerçekleşen sel felaketinden dolayı mağduriyete uğrayan binamızın kat maliklerinin bilgisi ve rızaları dahilinde yönetici olarak zarar tazmini başvurumu yaptım. İlgili kurul ise uygun gördüğü zarar bedelini sitemizin hesabına yatırmış olup, bina yöneticisi olarak işbu bedel ile de binanın hasarlarını da giderdik. Söz konusu binada şahsıma ait hiçbir mülkiyetim veya kiracılık faaliyetim de mevcut değildir. Belirttiğiniz faturalar da yeni oluşan yönetime teslim edilmiştir. Karalama kampanyanız kapsamında asılsız iftiralarınız ve ithamlarınız ile ilgili olarak da veremeyeceğimiz hiçbir hesabın olmadığını, başımızın dik, alnımızın ak olduğunu da cevap olarak bildirmekteyim.
“Laf safsatası ile meşgul etmenin faydası yok”
Ek olarak, bu cevabi yazımı sonlandırmaktayken, mevkidaşım Sayın Akyol'a, Ziya Paşa'nın da dediği gibi "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde." düsturu ile hareket etmesini; az laf, çok iş felsefesi ile Bartın'ımızda laf kalabalıkları ile başarı addetmek yerine icraatlar yaparak başarılı olmanız gerekliliğini tavsiye etmekteyim. Tarafıma yöneltilen tüm asılsız ve mesnetsiz bu iddialara karşı olarak, Bartın halkına da bu vesile ile hatırlatmak istediğim bir diğer husus ise kişi kendinden bilir işi şeklindeki atasözümüzdür. Yine son olarak sayın başkan Akyol'a da yaptığımız hizmetlerin bir nebzesini de olsa Bartın halkına bildirme fırsatını tarafıma sunduğundan dolayı ayrıca teşekkür ediyorum. Takdir ve teveccüh Bartın'ın olup, kamuoyunu hizmet yerine laf safsatası ile meşgul etmenin de pek hayırlı bir iş olmadığı kanaatindeyim.