Kurban hissesi dolandırıcılarına 3 bin 660'ar yıla kadar hapis istemi
Kurban Bayramı'nda Bursa'da işlettikleri et restoranından büyükbaş kurban hissesi alanlara, bozuk kıyma ve et ile salam dağıtıldığı iddiasıyla, tutuklu sanıklar Ali Açıkgöz ve oğlu Enes Açıkgöz ile tutuksuz sanık M.A. hakkında mağdur başına 3 bin 660 yıl hapis cezası istendi. Cumhuriyet savcısının 35 günde hazırladığı iddianamede sanıklar, 'Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık' suçundan yargılanıyor.
Kurban Bayramı’nda Bursa’da işlettikleri et restoranından büyükbaş kurban hissesi alanlara, bozuk kıyma ve et ile salam dağıtıldığı iddiasıyla, tutuklu sanıklar Ali Açıkgöz ve oğlu Enes Açıkgöz ile tutuksuz sanık M.A. hakkında mağdur başına 3 bin 660 yıl hapis cezası istendi. Cumhuriyet savcısının 35 günde hazırladığı iddianamede sanıklar, ‘Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan yargılanıyor.
Kurban Bayramı’nda Bursa’nın Osmangazi ilçesi Demirtaş Mahallesi’nde faaliyet gösteren et restoranı işleten Enes Açıkgöz (31) ile babası Ali Açıkgöz (56), toplam bin 800 kişiyle anlaşıp kurban hissesi sattı. Kurban vekaleti alan işletme sahipleri, etlerin paketlenmiş kıyma ve vakumlanmış bütün et şeklinde teslim edileceğini ifade etti. Kesilen kurbanlıkların etleri, bayramın birinci gününden itibaren hak sahiplerine dağıtılmaya başlandı. Bayramın ikinci günü etlerini teslim almaya gelen kurban sahiplerinden bazılarıyla firma sahipleri arasında, etlerin bozuk olduğu ve dini usullere uygun kesilmediği iddiaları üzerine tartışma yaşandı.
Mağdurlar toplanarak işletmenin önüne gitti ve polis, zabıta, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri sevk edildi. Ekiplerin incelemesinde, restoranın soğuk hava deposunda koli içerisinde paketlenmiş kıyma, kuşbaşı ve sucuk gibi ürünlerin üretim ve paketleme yeri ile fatura ve taşıma belgelerinin eksik olduğu anlaşılarak, deponun da ruhsatsız işletildiği tespit edildi. İncelemelerin ardından ekipler 3 ton 800 kilogram eti imha etti.
Etlerin bozuk ve dini usullere göre kesilmediğini iddia eden hisse sahiplerinin şikayeti üzerine, işletme sahibi Enes Açıkgöz ve yanında yönetici olarak çalışan babası Ali Açıkgöz ile kız kardeşi M.A., polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Şüphelilerin, savunmalarında, "Biz, et restoranı işletiyoruz. Kurban Bayramı öncesi her biri yedişer kişiden oluşmak üzere toplam 980 kişiye, 7 bin 100 lira karşılığında et vermek için anlaşıp, onların vekaletlerini aldık. Bu kurbanları kesip hak sahiplerine paket halinde teslim ettik. Daha sonra yaklaşık bin kişiden gelen talep üzerine, Ankara’da bir şarküteri ile anlaşıp kendilerinden 22’şer kiloluk paketler halinde et istedik. Bize gelen bu etleri dağıtacağımız sırada hak sahipleriyle, ‘etler bozuk ve kurbanlık usule uygun kesilmedi’ diye tartışma yaşadık. Biz kimseyi dolandırmadık" dediği öğrenildi.
111 kişinin şikayetiyle adliyeye çıkarılan baba ve oğlu, ’Dini duyguları sömürerek dolandırıcılık’ suçundan çıkartıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklandı. M.A. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. M.A.’nın, işlerin yoğun olduğu bayram öncesi dönemlerde İstanbul’dan gelip ailesine yardım için burada çalıştığı dile getirildi.
İddianame 35 günde hazırlandı
Soruşturma çerçevesinde, 111 olan şikayetçi sayısı 366’ya yükselirken, mağdur kişilerin maddi zararının yaklaşık 1 milyon 700 bin lira olduğu belirtildi. 2’si tutuklu 3 sanık hakkında yürütülen soruşturma 1 ayda tamamlandı. 35 günde hazırlanan ve Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede 366 kişi müşteki olarak yer aldı. İddianamedeki ifadesinde dağıtılan etlerin bayram öncesi kesilmiş hayvan etleri olmadığını belirten ve soğutulmuş şekildeki kıymaların ambalaj renginin, sosis, salam ürünlerine benzemesi nedeniyle müşteriler tarafından istenmediğini öne süren Enes Açıkgöz, hakkındaki suçlamaları reddetti. Babası Ali Açıkgöz de kesim için Ankara’nın Polatlı ilçesinde ismini hatırlamadığı bir işletmeyle anlaştıklarını, hayvanların bayramın birinci günü olan 28 Haziran’da kesildiği, farklı bir günde kesilmesinin ve başka hayvanlara ait olmasının mümkün olmadığını iddia etti.
Ailesine yardım için İstanbul’dan gelen M.A. ise ifadesinde, "Geçen sene de yaklaşık 130 hayvan kesimi gerçekleşti. Bu hayvanlar iş yeri arkasındaki kesimhanede kesildi. Bu sene çok talep oldu. Bu sebeple bir kısmını kesimhanede, diğer kısmını ise Ankara Polatlı’da yaptırdık. Teslim edilen şoklanmış ürünlerin dış jelatinin salam batonuna benzemesi sebebiyle söz konusu olay meydana geldi. Kargaşa nedeniyle de soğuk zincir bozuldu" ifadelerini kullandı.
2,6 milyon TL haksız kazanç
İddianamede, inceleme neticesinde sanıkların işletmeleri bünyesinde yapabileceklerinin çok üzerinde talep toplayarak Kurban Bayramı nedeniyle kesilecek kurbanlık hayvanlar için hisse satışı gerçekleştirdikleri, bunun karşılığında herhangi bir canlı hayvan almadıkları ve kendi bünyelerinde veya başka bir yerde 28 ya da 29 Haziran’da bu hayvanları kestiklerine dair bir delil bulunmadığı tespitine yer verildi.
Soruşturmada Ankara’daki bir çiftliği işleten bazı kişilerin, Ali Açıkgöz’ün, kendilerinden 22 ton kemiksiz et alacağını söylemesi üzerine, bu etleri hazırlayıp soğuk zincirle 24 Haziran’da göndermek için anlaştıklarını, bunun karşılığında 5 milyon 700 bin lira talep ettiklerini, 1 milyon lirasını elden aldıklarını, 1 milyon lirasının da karkas et bedeli olarak banka hesaplarına yatırıldığını, 2 milyon 200 bin lirasını bayramın ikinci günü, kalanını ise 1 ay sonrasında çek olarak verme vaadinde bulunduklarını ifade ettiği öğrenildi.
Müşteki beyanlarıyla bu açıklamalar değerlendirildiğinde, şüphelilerin fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek kurban hisse satışı adı altında her bir davacıdan 7 bin 100 lirayı bir bölümünü elden, kalanının bir kısmını kredi kartı kullanılmak, bir kısmını da sanık Enes Açıkgöz’ün hesabına göndermek suretiyle, toplamda 2 milyon 598 bin 600 lira menfaat temin ettikleri de iddianamede yer aldı.
İddianamede, sanıkların Kurban Bayramı nedeniyle birden çok kişiye hisse satışı yaptıkları ve söz konusu bedeller karşısında içeriği ve ne zaman kesildiği belli olmayan, bu nedenle göndericisinden ne zaman temin edildiği anlaşılamayan et ve et ürünlerini verip, müştekilerin dini duygularını istismar ettikleri yer aldı. İkisi tutuklu 3 sanık, ’Dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan, her 1 müştekiye yönelik eylemlerinden dolayı 10 yıla kadar olmak üzere, 3 bin 660’ar yıla kadar hapis ve adli para cezası istemiyle, Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.