İki parti arasından gerginlik
Bartın'da CHP ve AK Parti arasındaki gerginlik devam ederken AK Parti Bartın İl Başkanı Yaşar Arslan'ın Amasra Belediyesi yakıt davasına ilişkin basın açıklaması yapması üzerine bir açıklama da CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol'dan geldi.
Amasra Belediyesininin yakıt davasının görüldüğü gün adliye önünde aralarında CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Av. Murat Bakan'ında bulunduğu CHP heyeti tarafından açıklama yapıldı.
AK Parti Bartın İl Başkanı Yaşar Arslan da yazılı bir basın açıklaması yaparak yakıt davasının basına ve kamuoyuna yanlış aktarıldığını ifade etmişti.
İki parti arasındangerginlik yaşanırken bir açıklamada CHP Bartın İl Başkanı İsmail Cem Akyol'dan geldi.
Başkan Akyol, Başkan Arslan'ın açıklamalarına cevap verdiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “AKP Bartın İl Başkanı Yaşar Arslan'ın basın açıklamasına cevaben, 1.Belediye avukatı bu işlemi sadece 1 (bir) kere yapmıştır. Evveliyatı yoktur. Amasra Belediyesi'nin Zonguldak'ta duruşmalı davası çok az olup şu an yoktur. Çünkü Zonguldak'ta İdare Mahkemesi'ndeki davalar uygulama olarak dosya üzerinden görülür. Duruşmalı görülmesi nadir ve istisnai bir durumdur. Daha önce bir ya da iki kez denk gelmiş o duruşmalara da başka duruşmalarla çakıştığı için mesleki mazeret nedeniyle gidilememiştir. (Bilinememe gibi bir durum yoktur mahkeme tutanaklarıyla her şey açıktır) 2. Tam olarak 24 litre mazot ayni olarak iade edilmiştir. Bu durum mazot defterine işlenmiştir. (Belli olmadığı iddiası yalandır. Tüm belgeler mahkeme dosyasında mevcuttur.) 3. Mazotun iadesi apar topar olmamıştır. Bu da yalandır. İade işlemi 14 gün sonra yapılmıştır. Bartın İl Özel İdaresi ve önceki dönem Bartın Belediyesi'nde çokça uygulanıp mevzuat kapsamında düzenlenmemiş olması nedeniyle gerçekleştirilmiştir. 4.Avukatın aracı 4x4 Suv model olup 2.0 motor gücündedir. Bu özellikleri itibariyle yakıt tüketimi biraz fazladır. Zonguldak'a gidip geldikten sonra ertesi gün Amasra'dan Bartın'daki Amasra Belediyesi'nin duruşmasına da gidilmiştir. Toplamında 200 kilometre civarı yol yapılmış olup 24 litre mazot tüketimi normaldir. 5. Avukat kendi arabasıyla gidiş geliş için hiçbir masraf ve harcamayı Amasra Belediyesi'yle mahsuplaşmamıştır. Kendisine herhangi bir harcırah verilmediği gibi avukatın böyle bir talebi de olmamıştır. Avukat tüm harcama ve masraflarını kendi cebinden yapmış, sadece gidiş geliş için harcanan yakıt ayni olarak iade edilmiştir. 6. Böyle olaylarda iddianamenin mahkemeye sunulmasından sonra uygulamada iddianamenin incelenmesi süresi vardır. Örneğin benzer bir soruşturmada zimmetten yargılanan AKP üyesi bir şahıs hakkında iddianamenin mahkemeye sunulmasıyla Ağır Ceza Mahkemesi'nin iddianameyi kabul süresi 28 gün olmuştur. Bizim olayımızda ise 1 (bir) gün olmuştur. Doğal ve hukuki olan hangisidir bir daha düşünmek lazım. 7.İhbarcı şahsın bulunmasına teşekkür etmek başka bir şey, bu şahıs bulunduktan sonra arkasındaki kumpasçılar ortaya çıkarılacakken tepeden talimat alıp diğer dosyadan jet hızıyla işlem yapılmasını eleştirmek başka bir şeydir. 8.Kayıt görüntü inceleme 1-2 günde biten bir işlem değildir. Kaldı ki önce bunların yazışmaları yapılır. Savcılık kalemleri iddia olunduğu gibi ışık hızıyla çalışan yerler değildir. En basit adli vakıalarda dahi dosyaların tekemmülünün aylar sürdüğü olmaktadır. 9.Amasra Adliyesi ve kalemleri de iş yoğunluğu olan yerlerdir. Ayrıca dava Amasra Adliyesi'nde açılmamıştır. Önce davanın nerede açıldığını öğrenip öyle yorum yapılması daha doğru olacaktır. 10.Mahsup gibi bir durum olmadığı daha önce de beyan edilmiştir. Dolayısıyla belediye çalışanının alacak karşılığı böyle bir işlemi de olamaz. Mahsup iddiası sadece sizin manipülasyonunuzdur. 11. Tepeden gelen müdahale, ihbarcının tespiti ve buna dair basın açıklaması sonrası artmış, hemen ertesi gün fezleke hazırlanmış, bir iş günü sonrası iddianame hazırlanmış ve hemen ertesi gün dava açılmıştır. Yani 3 gün içinde dava zaten açılmıştır. 12. Dava 3 gün içinde açılmış ve bu talimatı verenler için yeterli görülmüştür. 2 ay sonrasına duruşma günü verilmesi siyasi stratejik bir hamledir. Zira ortada suç olmadığı bilinmektedir. Seçim dönemi içerisinde duruşma görülüp savunmalarımız karşısında yerin dibine girmemek için duruşma günü seçim sonrasına atılmıştır.
“Birilerini ne itibarsızlaştırma ne de yıpratmak için çabamız vardır”
Hukuk bilmeyen, liyakatsiz ve sırf kamuoyunu yanlış bilgilendirip yönlendirmek için yapılan bu açıklama yalan ve manipülasyondan ibarettir. Bizlerin, birilerini ne itibarsızlaştırma ne de yıpratmak için çabamız vardır. Siyasetçiler tarihte nasıl anılacaklarına kendileri karar verirler. Adalet duygusunu kaybeden herkes şunu bilmelidir ki bir gün adalet kendisine de lazım olacak. O gün geldiğinde geriye dönüp ‘ben ne yaptım' dememek için söylediklerine veya ağzından çıkanlara dikkat etmelidir. Gönül ister ki AKP İl Başkanı Yaşar Arslan'ın atanamayan öğretmeler için, geçinmekte zorlanan emekliler için, tarlasını süremeyen çiftçiler için, her geçen gün üzerine vergi yükü, faiz yükü bindirilen esnafımız için, maden faciasında canlarını veren şehitlerimizin yakınlarının duruşması için, İçimize bir türlü sinmeyen Bartın Irmağı Projesi için bir basın açıklaması yapsın. Siyaset birilerini kurtarmak, kollamak ve kayırmak için değil yarın bu alandan çekildiğimizde, şehrimiz, bölgemiz ve ülkemiz için, geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza güzel bir Türkiye bırakmak amacıyla yapılmalıdır. Biz siyaseti bu şekilde yapıyor ve yapmaya devam edeceğiz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”