Bankoğlu Ne zaman mı? Bu bahar!
'Hükümetler gelir gider. Devlet için hizmet, millet için hizmettir' dedi.
Ne zaman mı? Bu bahar!
CHP Bartın Milletvekili Av. Aysu Bankoğlu, yaklaşan seçimler öncesi Millet İttifakı'nın yol haritasını, ilk 100 günde ve uzun vadede nelerin düzeleceğini anlatıyor. "Hükümetler gelir gider. Devlet için hizmet, millet için hizmettir" dedi.
CHP Bartın Milletvekili ve Milletvekili Adayı Av. Aysu Bankoğlu, Bartın'daki kamu kurumlarını ziyarete devam ediyor. Polis Haftası nedeniyle ilk olarak Emniyet Müdürlüğü'nü ziyaret eden Bankoğlu “Türk Polis Teşkilatı'nın 178. Yıldönümünü kutluyor, bu zorlu mesleği yapan herkese başarılar diliyorum. Ülke güvenliğini sağlamak için zor koşullarda hizmet ederken bu uğurda hayatını kaybetmiş olanlara Allah'tan rahmet, görev başındaki polislere de sağlık ve başarılar diliyorum. Uzun ve yoğun çalışma saatleri, çalışma koşullarının zorluğu, fiziksel ve psikolojik olarak ağır yıpranma altında çalıştıklarını bildiğimiz polislerimizin sıkıntılarını partimiz CHP sıklıkla TBMM'de gündeme taşımış, soru önergeleriyle takip etmiştir. Herkes gibi polislerin de çalışma koşullarının iyileştirilmesi konusunda programlarımız var. 14 Mayıs'tan sonra polislerimiz de nefes alacak” açıklamasında bulundu.
Bankoğlu ve parti üyeleri daha sonra Devlet Su İşleri Müdürlüğü ziyaretinde bulundular. Yetkililerden sel sonrasında yapılan çalışmalar, Bartın Irmağı Islah Projesi ve Kozcağız Barajı hakkında bilgi aldılar. Bankoğlu “Kurum yetkililerinden Bartın'ın kaderi olmasın istediğimiz sel baskınlarına ilişkin yapılanları sorduk. Bartın Irmağı Islah Proje'sine ilişkin Meclis'te yaptığım konuşmalar ve verdiğimiz soru önergeleri ile işi takip ettiğimizi paylaştık. Bartın'ın can damarlarından olan Bartın ırmağının kirliliği, değişen rengi, balık ölümleri sadece ırmağı öldürmüyor. Geçtiği her yere, döküldüğü denize de büyük zarar veriyor. 21. Yüzyılda böyle bir şey yaşanması ve bunun için gerekli önlemleri alamıyor olmamız kabul edilemez. Kalıcı çözüm üretilemezse sadece çevresindeki toprağı ve denizi değil, insanlarımızı da zehirlemiş olacak. Ayrıca sel ve su baskınlarına karşı ıslah edilmesi planı çok yerinde bir projedir. Peki bunu yaparken neden 2020 yılına kadar ‘Kesin Korunacak Hassas Alan' iken ‘Nitelikli Doğal Koruma Alanı' vasfına indirgenmiştir? Bunu ırmağın ıslah projesinin ihale edildiği 4 Ocak 2023 tarihinden sonra hem Tarım ve Orman Bakanlığı'na hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sorduk. Bartın ırmağı, ülkemizin kıymetli ve nadir eko sistemlerinden birisidir. Hemşehrilerimin çoğu bu projenin afet riskine gerektiği gibi engel olamayacağını biliyor. Ancak bildikleri daha önemli bir şey var; o da bu projenin ırmağın eko sistemini geri dönüşü olmayacak şekilde bozacağı. Ekonomiyi, eğitimi, adaleti düzeltiriz ama doğaya verdikleri zararı düzeltemeyiz. Bu ırmak nasıl binlerce yıl aktıysa, sayısız canlıya yaşam olduysa bizim görevimiz de onun devamlılığını sağlamaktır. Hep diyoruz ya, bu hükümet kadar beton seven kimse görülmemiştir” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Ardından Teravih sonrası Yalı kafelerinde ziyaretlerde bulundular. İYİ Parti'den ittifak milletvekili adayı Av. Ceyda Halıcıoğlu Sargın, CHP Kadın Kolları Başkanı ve Gençlik Kolları Başkanlarının da bulunduğu ziyaretlerde gençlerle bir araya geldiler. Bankoğlu açıklamasında “Yurt sorunu, işsizlik ve beyin göçü başta olmak üzere gençlerin sorunlarını nasıl çözeceğimizi anlattık. Gençler özgür olacak, hayal kurabilecek. Bir eleştiride bulundukları zaman kapılarına polis gitmeyecek. Türkiye özgür bir ülke olacak. 21 senenin sonunda bir faydası olmayacağı kesin ama özellikle bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Gençler başta Tayyip Erdoğan olmak üzere hükümet yetkilileri ve AKP'li milletvekillerinin hakaret dolu, ayrıştırıcı, tehdit dilinden bezmiş. Sadece bu bile genç arkadaşlarımın kararını temelden etkiliyor. Siyasete başladığım günden beri hükümetin üslup sorununun çok sıkıntılı olduğunu, milletimizi ayıran, düşmanlaştırmaya yönelik dilinin çok tehlikeli olduğunu vurguluyorum. Hiçbir konuda oturup konuşup, sorunlar üzerinde tartışıp en akılcı sonuca ulaşmak niyetiniz yoksa doğru yolu da bulamazsınız. Gençler bu höt zöt edebiyatından fena halde bunalmışlar. İsraf hükümetinden, torpili olan, particilik yapanların iş güç ve mevki sahibi olmalarından hem bıkmışlar hem de kızgınlar. Gelecekle ilgili hayal kurup plan yapmaları gerekirken siyasetin kıskacında hayatları kararmış. Bu hiç normal değil. Elbette normalleştireceğiz. Görüşleri, inançları ne olursa olsun, kimse bu millet parmak sallayamaz. Hükümetin en büyük günahlarından birisi de insan gibi yaşamak için ülkesinden gitmeyi hedefleyen nesiller yaratmış olması. Biz bu felaketi tersine çevirmek, israf ve liyakatsizliğin önüne geçerek başta gençler olmak üzere herkesin önünü açmak üzere geliyoruz. Ne zaman mı? Bu bahar!”sözleriyle konuşmasını noktaladı.