AĞDA TATLISI NASIL YAPILIYOR?
İlk kez izleyeceksiniz...
Bartın'a özgü bir tatlı olan ve 150 yıldır üretilen 'Bartın Ağda Tatlısı'na Türk Patent Kurumunca Coğrafi İşaret Tescil Belgesi verildi.
Çöven kökü, şeker, limon tuzu ve su kullanılarak üretilen beyaz renkli ve macun kıvamındaki 'Bartın Ağda Tatlısı' için Bartın Belediyesinin Türk Patent Kurumuna gerçekleştirdiği Coğrafi İşaret Tescil Belgesi başvurusu onaylanarak, Bartın adına tescillendi.
'150 yıllık geçmişe sahip'
Bartın'a özgü ağda tatlısının 150 yıllık bir geçmişi olduğunu söyleyerek bu kültürü yaşatıp tanıtmak için kentin en işlek caddesine ağdacı heykeli yerleştirdiklerini ve Coğrafi İşaret Tescil Belgesi içinde Türk Patent Kurumuna başvuruda bulunduklarını kaydeden Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, 'Ağdacı heykelini sokak iyileştirmeleri kapsamında bu noktaya yerleştirdik. Ağdacı heykeli yapmamızın sebebi Bartın'da ağda tatlısı yapılır. Bu 150 yıllık geçmişi olan bir tatlıdan bahsediyorum. Bu tatlıya münhasır kendine eş bir mahallemiz var bizim. Ağdacı Mahallesi. Bu mahallede de Ağda tatlıları yapılır. Hala devam eden bir süreçtir bu. Kaybolmasın, hatırlansın ve sürekli olsun diye Bartın Belediyesi olarak Coğrafi İşaret Tescil Belgesi aldık. Bu tescil belgesiyle de Bartın'a has olduğuna dair bunu da işaretlemiş olduk.' dedi.
Bartın'a özgü bir tatlı türü olan ağda tatlısının lezzeti çöven kökünden geliyor. Çöven kökü, su, şeker ve limon tuzu dışında hiçbir katkı maddesi ya da renklendirici kullanılmaksızın üretilen ağda tatlısı lezzeti kadar doğallığıyla da dikkat çekiyor. Geçmişte ağda tatlısının yapımı ile uğraşan ve geçimlerini ağda tatlısı yapıp satarak kazanan ailelerin yaşadığı mahalle Ağdacı köyü olarak isimlendiriliyor. Köyde yaşayan ailelerden bazıları geçmişte olduğu gibi günümüzde de ağda tatlısı yapıp satarak geçimlerini sağlıyor.
Bartın'ın Ağdacı köyünde yaşayan 48 yaşındaki Yaşar Bulut'ta, eşinin babası ve dedesinden el aldığı ağda tatlısı üretimini 3'üncü kuşak olarak sürdürüyor. Evinin giriş katındaki bir bölümü ağda tatlısı üretimi için ayıran Bulut, haftada bir kez üretimini yaptığı ağda tatlısını hafta boyunca kentin çeşitli noktalarında satarak geçimini sağlıyor. Üretilen ağda tatlıları için Bartın'ın yanı sıra birçok şehirden sipariş geliyor. Ağda tatlısı geçmişte sandıklara dolduruluyor ve ağda ustaları tarafından omuzlanan bu sandıklar kent merkezi ve köylerde sokak sokak dolaştırılarak satılıyordu. Ağda tatlısını üretmeye devam eden Bulut ise daha önceleri bisikleti ile sattığı ağda tatlısını bazı günler Galla Pazarında açtığı tezgahta bazı günler ise kent sokaklarını aracı ile dolaşarak satıyor.
'150 yıllık geleneği yaşatıyorlar'
Ağda tatlısının yapımını eşinin babası ve dedesinden öğrenen Bulut, 'Ben 25 senedir ağda tatlısı yapıyorum. Daha önceden eşimin babası ve dedesi yapıyordu. Şimdi 3'üncü kuşak olarak ben yapıyorum. İçinde şeker, su, limon tuzu ve çöven kökü olmak üzere 4 şey var. Yaptığım ağda tatlılarını İstanbul, Ankara, Düzce, Sakarya gibi illere de gönderiyorum' dedi.
Eşinin, dedesi ve babasından el aldığı ağdacılık mesleğini sürdürmesinden dolayı mutlu olduğunu söyleyen Ayşe Bulut ise, 'Ağda tatlısını ilk önce dedem yapıyordu. Ben onda gördüm. Yardım ediyordum yanında. Sonra babam yapmaya başladı. O zamanlar eşimde ağda tatlısı yapımına babamdan alışmıştı. Babamda vefat ettikten sonra eşimle biz devam ettirmeye başladık bu ağdacılığı.' ifadelerini kullandı.
Ağda tatlısı nasıl yapılıyor?
Bir miktar çöven otu kökü kalaylanmış su dolu bakır kazanda kaynatılıyor. Kazan içindeki sıcaklık 115 dereceye ulaşıncaya kadar kaynatma işi devam ediyor. Kaynatma işleminin ardından çöven kökü ile kaynatılan su çay rengini alana kadar demlenmesi için bekletiliyor. Çöven köklerinden ayrıştırılan su süzülerek çırpılacak tekneye aktarılıyor. Daha önceleri pür çalısı ile yapılan çırpma işlemi günümüzde ise makineli sistemle gerçekleştiriliyor. Çırpma işlemi başladığında çöven kökleriyle kaynatılan ve çay rengini alan su beyaz köpüğe dönüşüyor. Çırpma işlemine köpüğün uygun kıvama ulaşmasına kadar devam ediliyor. Ağda tatlısının şerbeti içinse belirli oranlarda beyaz şeker ve limon tuzu kullanılıyor. Kalaylanmış bakır kazanda beyaz şeker ve limon tuzu karıştırılarak 50-60 dakika boyunca kaynatılan şerbet daha sonra 30-40 dakika boyunca soğumaya bırakılıyor. Kazanda soğuyan şerbetin üzerine bir süre çırpılmış ve istenilen kıvama ulaşmış köpük ilave ediliyor. Şerbet ve köpük, mablak olarak ta tabir edilen uzun saplı tahta kepçe ile istenilen kıvama getirilene kadar 1,5-2 saat boyunca karıştırılıyor. Kıvama ulaşan karışım ağıza atıldığında eriyen muhteşem bir tatlıya dönüşüyor.